TURKISH LESSON
  Stories
 

 Donkey called - Ninni

NİNNİ NINNI - Lit: Lullaby

Ondokuz yıl önce Türkiye'de çalışıyordum. Manisa' daki bir fabrikada, endüstriyel özel tipi dizel motorlu arabaları, ingiliz lisansı altında, imal ediyorduk. İki yıl boyunca ingiliz firmamızın temsilcisi olarak Türkiye'de çalışıp oturuyordum.

Zaman geçtikçe bu Türk şirketin müdürlerinden biriyle arkadaşlık kurdum. Türkiye'de işim bittikten sonra İngiltere'ye döndüm ve birbirimiz arasında arkadaşlığımızı sürdürdük.

O zamandan beri her yıl kısa bir tatil için arkadaşımı ziyarete giderdim. Onun ismi Ergun, şimdi emekli olarak Eski Foça'da oturuyor.

Beş yıl önce, onu ziyaret ederken, Ergun onun yeni ev hayvanını bana gösterdi. Ninni adlı bir Eşek!    O eşek, Ergun'un evinin önündeki tarlada, büyük bir ağacın gövdesine bağlıydı.


Ertesi yıl tekrar tatilimi Ergunlar'la geçirdim. Bu defa Ninni yoktu.


Ergun'a "Ninni'ye ne oldu?" diye sordum.

"Tuhaf bir şey. Bir sabah uyandıktan sonra Ninni' nin yemini vermek için tarlaya gittim. Ninni yok! Ortadan kaybolmuştu. Bu olan biten üç ay evveldi. Şimdi'ye kadar onun hakkında hiç haber ortaya çıkmadı" diye cevabını aldım.

Bir yıl sonra Eski Foça'nın otellerin birisinde iki haftalık yaz tatilimi yaparken Ergun'un evine uğradım. Selamlaştık ve biraz sohbet ettikten sonra, birdenbire yerinde bağlı Ninni' yi fark ettim. Bu defa eşek oradaydı.

"Ergun Bey, eşeğin geri dönmüş galiba - n'oldu acaba?" diye sordum.


"Ah" dedi, "Altı ay evvel ilçemizin haftalık gazetesinde bir ilân çıktı - şöyle diyordu -

Başıboş Bir Eşek Bulunmuştur
Bağarası Köyüne Başvurmanız
Rica Olunur - Tel: 45678

Hemen telefonu açıp bir çiftçiyle konuştum. Söylediklerine göre bu hayvan Ninni'ye benziyormuş. Bağarası köyüne gidip eşeğe baktık. Gerçekten Ninni'ydi, çiftçiye teşekkür ederken, bana - 'Dur bakalım, bu iş o kadar kolay değildir' - dedi.

Çiftçiye - " O niye ?" - diye söyledim.

Bana dedi ki - "Hayvan bulduğumuzda domates tarlasının yarısını yemişti, daha sonraki uç haftalık onu yemle besledik. Domates parası üçyüzbin, besleme parası kırkbin, toplam üçyüzkırkbin lira rica ederiz."

"Ne yapsam! Yazık ki onun istediği parayı ödemek zorunda kaldım - çoook paraaa!"

Dördüncü yıl Eski Foça'ya gittim, bu defa Ninni yoktu. Eşeği satmışlarmış, Ninni'ye karşı verdikleri domates parasını geri almıştı galiba.


Ninni'nin cezası budur - yemi için şimdiden çalışmalıdır.

Nineteen years ago I was working in Turkey. We were producing an industrial type of Diesel engine under an English Licence at a factory in Manisa. I was living and working as our English firm's representative for a period of two years.

As time passed I became friends with one of the Turkish managers of this firm. After my work had finished in Turkey we continued this friendship between us.

Since that time I used take a short holiday every year and visit my friend. His name is Ergun and now he is retired and living in Eski Focha.

Some five years ago while I was visiting him, Ergun showed me his new pet. She was a donkey called - Ninni! This donkey was tethered to the trunk of a large tree in front of Ergun's house.

The following year once again I spent my holiday with The Ergun family. This time Ninni was missing.

I asked Ergun what had happened to Ninni.

"A strange thing..", he answered. "One morning after I had woken up I went into the field to feed Ninni. But no Ninni. She had disappeared. All this happened three months ago, and up to now we have had no news of her."

A year later while taking my two week summer holiday in one of Eski Focha'a hotels, I dropped in to Ergun's place. After saying hello and making a little gossip I suddenly noticed that Ninni was tethered in her place. This time the donkey was there.

I asked him, "Ergun bey - it looks like your donkey has come back again - what happened I wonder?"

"Ah! he said, "Six months ago there was a notice in our local weekly newspaper."

Found - an untethered donkey
Please apply to Bagarasi Village
Tel No: 45678.

Straight away I was on the telephone and spoke to a farmer. According to what he was saying it seemed that the animal resembled Ninni. We went to Bagasari Village and looked at the donkey. It was really Ninni, but while thanking the farmer he said to me - 'Just a moment, this job is not that easy...'"

"Why is that?" , I asked the farmer.

He said this to me -" By the time we had found the donkey she had already eaten half a field of tomatoes, and after that we have had to feed her for three weeks. The tomato cost is 300,000 and the feed 40,000 so we want the total 340,000 lira.

"What could I do - I had to pay the amount that he was asking - a lot of money."

For the fourth year I went to Eski Focha, this time Ninni was not there. They had sold Ninni. I suppose that they must have got the tomato money back for her.

This is Ninni's punishment - she must now work for her food.

 
 
  Bugün 74 ziyaretçi (90 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol